Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kutup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonlam, Uç
- Karşılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durdurmak, Gitmek, Önlemek, Tekabül Etmek, İstikbal Etmek
- Arıza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Aksaklık, Aksama, Çaparız, Engebe, Kusur
- Yaratık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahluk, Canlı
- Muhtelif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşitli, Türlü, Mütenevvi
- Cinsilatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
- Mütenevvi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşitli, Türlü
- Şakacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nüktedan
- Çekemezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haset, Zıddiyet
- Çatlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Sapak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayritabii, Anormal
- Gelgit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarma, Meddücezir
- Beletçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletken, Kondüktör
- Senkron kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşan, Eşzaman, Eşleme
- Payizde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzün
- Sada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses
- Aynasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Kötü, Ters
- Sırada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tam
- Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değin, Dek, Derece, Gibi, Aşamasında, Derecesinde, Ölçüsünde
- İhmal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak, Terk Etmek
- Kanamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek
- Azimet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş
- Vazifesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevsiz
- Müessis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurucu
- Gagayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Martı
- Tamağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Belenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak
- Konservatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutaç, Tutucu
- Doğal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf, Tabii, Natürel
- Kalbur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elek
- Öz Yapı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakter, Kişilik
- Lakırdıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Geveze
- Çelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Polat
- Keşmekeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışıklık
- Barhana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafile, Küçük Kervan, Göç, Göç Eşyası, Kullanışsız Konak
- Katiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlik
- Selis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıcı
- Yüzlemece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vicahi
- Meyhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçkilik
- Fıkıh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
- Ara Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstitrat, Ara Tümce, Ara Cümle
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü