Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kerem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyluluk, Ululuk, Büyüklük, Asalet; İyilik, Lütuf
- Müstaceliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvedilik
- Toplanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müçtemi
- Belde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Kasaba, Mekân, Şehir, Yer
- Seçim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tercih, Yeğleme, Saylav, Seçki
- Uğraşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Didişmek, Savaşmak
- Avutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştırmak, Oyalamak, Ağlamasını Önlemek, Kandırmak, Aldatmak
- Misket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Bilye
- Sürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devam, İs, Sürgü, Sürme
- Parabol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katı Mükai
- Çivilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıhlamak, Öldürmek, Vurmak
- Belli Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek
- Kalem Açacağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalemtıraş
- Nakısa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusur
- Kanunlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçim
- Savunma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdafaa, Defans
- El Gün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaları, Yabancılar
- Üfürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esmek, Üflemek
- Örfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Törel
- Lafçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Dedikoducu, Geveze
- Tebliğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Çıkış, Maruza, Bildirme, Eriştirme, Değirme
- Samanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merek
- Bağlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutkun, Sınırlı, Sadık, Asılı, Kapalı, Mecbur
- Memuriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emekçilik, Memurluk
- Serbest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgür, Bağımsız, Pinek, Erkin, Hür, Muaf, Salman
- Mizah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülmece
- Deyiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üslup, İfade, Tabir, Telaffuz
- Çav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber, Ses, Ün
- Yakalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Belirlemek, Paketlemek, Tutmak, Derdest Etmek, Durdurmak
- Ankesör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumbara
- Acer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni, Taze
- Bilinçaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şuuraltı, Tahteşşuur
- Dilcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dil Bilimi
- Ismarlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havale, Sipariş
- Boş Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Vesayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasilik
- Asıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehir
- Hançerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamalamak
- Tevhit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirme
- Kartpostal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kart
- Eşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü