Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Karanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Karışık, Sıkıntı, Üzüntü, Zifiri, Zulmet
- Sakinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinmek, Durulmak, Rahatlamak, Yatışmak
- Payet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sim
- İbik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emzik, Kenar, Köşe, Uç
- Kalaycılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
- Öncecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnisiyatif
- Derinlemesine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzun
- İfşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açığa Vurmak, Açıklamak, Dökmek
- Silgiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silecek
- Simsarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık
- Sarhoşluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esriklik
- Irak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzak
- Didaktik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretici; Öğretim Bilgisi
- Abajur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpak, Örtük, Sayvan, Siper
- Acımsı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı
- Kinematik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devinimbilim
- Hürmetkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygılı, Hürmetli
- Hâkimane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egemence, Yargıçça
- Gereklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcap, Lüzum
- İhtişam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Haşmet, Büyüklük, Göz Alıcılık, Gösterişlilik
- Suzişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık, Acınaklı
- Lasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığa
- Leke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara, Karaltı, Kir, Pis, Şaibe
- Zıngıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zangırdamak
- Utangaçlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahcubiyet
- Nevmit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz
- Pişdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncü
- Sem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehir
- Saptamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tespit Etmek
- Orun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mesnet, Mevki, Mansıp
- Edviyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katık
- Karıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Deşelemek, Deşmek, Dokunmak, Harmanlamak, İncelemek, Karmak, Katmak, Kurcalamak, Oynamak
- Yavuzlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek
- Lodosluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güney
- Sürümü Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Zalim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulmeden, Acımasız, Gaddar, Cellât, Katı, Kıyıcı
- Akümülatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akımtoplar, Akü
- Ümit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Ummak
- Hazfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Gidermek, Kaldırmak, Silmek
- Bela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Musibet, Çile
- Zarf Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaç, Belirteç Eylem
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü