Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Heves Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatmak, Yeltenmek
- Taraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe, Cihet, Kanat, Nazır, Semt, Veçhe, Yaka, Yan, Yer, Yön, Yöre, Yüz, Taman, Bölge,
Bölüm, Kat
- Öndelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avans, Peşin
- Anjin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farenjit
- Işıltılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıl Işıl, Işıldak
- Mahmur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk, Baygın, Uykulu, Uyku Sersemi, Üzgün, Dalgın Bakışlı
- Galaksi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök Ada
- Defosuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam
- Rey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Fikir, Görüş, Karar, Oy, Ses
- Hap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek, Yutmak
- İstek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Dilek, Emir, Gönül, Heves, İrade, Kasıt, Keyif, Meram, Murat, Rağbet, Rıza, Sevda, Şevk, Talep, Eğilim
- Masör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovman
- Konvertibilite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevrilgenlik
- Kaderci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazgıcı
- Katlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül Etmek, Dayanmak, Çekmek, Dözmek, Götürmek, Hazmetmek, Kaldırmak, Taşımak, Yutmak
- Kozgalan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Başkaldırı
- Takip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleme, Kovalama, Kovuşturma
- Naif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf
- Ortada Olmaksızın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıyaben
- Bulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Keder, Ebr, Stratus
- Tıynet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Maya, Yaradılış
- Hudut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serhat, Sınır, Son, Uç, Ayırnak, Buç
- Radikal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten, Köklü, Kesin, Köktenci
- Muazzam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koskoca, Görkemli, Güçlü, Önemli, Koca
- İllüzyonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözbağcı
- Aç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul, Fakir, Parasız, Haris, Hevesli, Dilenci, Karnıboş, Kâsıp, Muhtaç, Sefil, Yalanaç, Yurtsuz
- Korkak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödlek, Tabansız, Hayvan
- Abartmadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilamübalağa
- Uçurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koparmak, Savurmak
- Mangır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
- Sona Ermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Samim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, Öz
- Çamaçar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İster İstemez
- Yazıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Yazman, Kâtip
- Oylumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Geniş
- Gayz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hınç, Öfke
- Çalgıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezene, Mızrap; Bahçe Süpürgesi, Çalkı
- Fıkıh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
- Ortaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İştirak, Şeriklik, Şirket
- Ciğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, İç, Yürek
- Bacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abla, Hemşire, Kız Kardeş, Simil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü