Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Haleldar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Sarsmak
- Vira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arasız
- Rutubetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islanmak
- Satıcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayilik
- Hassa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasiyet, Özellik
- Musiki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müzik
- Sükûti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suskun, Sessiz
- Rencide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalbi Kırılmış, İncinmiş
- İmamkayığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabut
- Katetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Kesmek
- Sütun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolon, Dergi, Direk, Duraç, Destek
- Nazik Yürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıngan, Gözü Sulu
- Çisemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiselemek
- Halayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Köle, Cariye
- Bahadır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahraman, Yiğit, Batur, Alp
- Muhammedî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
- Kürsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Sandalye
- Selemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefeci
- Teşvik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Aparey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz
- Kira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcare, İcar
- Akıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek
- Sevkiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönderim
- Teokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinerki
- Kılçıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık, Karışık
- Gönençli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müreffeh
- Sponsor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destekçi
- Örekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mimar
- Ma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ve
- Sahabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruma, Kayırma
- Işıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık
- Kaynaklar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakça
- Ali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek
- Otarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gütmek
- Sırnaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek, Kır Sakız Olmak
- İnzimam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılma
- Belet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildik
- Esenleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Selam
- Kangal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halka
- Sık Sık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az Aralıkla, Sık Olarak, Sıkça, Tez Tez
- Velut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğurgan, Üretken, Barlı, Mahsullü, Verimli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü