Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gülünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kepaze, Komik, Matrak, Tuhaf, Güldürücü
- Şayia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayıntı, Söylenti
- Ege kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veli
- Ellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Değmek
- Gayritabii kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Sapık
- Otoriter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkeci
- Banlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Horoz Gibi Ötmek, Bağırmak, Haykırmak
- Talaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalga, Kasırga
- Kayıtsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldırmaz, Umursamaz, İlişiksiz, Lakayıt, Tasasız
- Uyumsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık, Eğreti
- Tallahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vallahi
- Şavullamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Çadır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Keçe, Çerge, Oba, Otağ
- Buruntu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızı, Ağrı, Istırap
- Madem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mademki
- Pozometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıkölçer
- Çizgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksen, Hat, Sınır, Temel
- Şantiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikinti Meydanı, Yapı Yeri
- Reflektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıtaç, Yansıtıcı
- Ahlat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaban Armudu, Dağ Armudu, Suyuklar
- Dehr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya
- İnam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emanet, Vedia
- Komedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güldürü
- Müessis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurucu
- Derin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dip, Koyu, Yoğun
- Fırtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sümük
- Bezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Usanmak
- Ciltçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücellit
- Bilaistisna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmaksızın, Ayrımsız
- Dolunay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedir
- Cenin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dölüt
- Platonik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Platoncu, Düşsevisel, Eflatuni
- Fenalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülük, Zarar, Şer
- Vizüel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görsel
- Dam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Örtü, Eş, Çatı, Köy Evi, Ahır, Tutukevi, Hapishane, Kavalye
- Etraflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, Ayrıntılı
- Vadeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreli
- Sınıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derslik, Dershane, Grup, Bölüm, Küme, Klas
- Sigar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Puro
- Test Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Ölçmek, Sınamak
- Göyük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü