Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Fil Dişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fil Sümüğü
- Konvertibilite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevrilgenlik
- Riyakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü
- Faaliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Çalışma, Hareket, Canlılık, İcraat, Yürürlük, Çalışkanlık
- Nadide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görülmedik, Değerli, Az Bulunur
- Müjdeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muştucu, Öncü
- Başkaldırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Ayaklanma, Kalkışma, Başkaldırma, Karşı Gelme, Kozgalan
- Telek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelek
- Müslim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
- Penguen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karabat
- Jupon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçetek
- Zeki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeyrek, Akıllı, Uslu, Anlaklı
- Bidayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlama, Başlangıç
- Zade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Oğlu, Evlat
- Tayyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazır
- Albeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelgel, Alım, Çekicilik, Hava
- Önemsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Değersiz, Derme Çatma, İçi Boş, Ivır Zıvır, Küçük
- Hemdert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dert Ortağı
- Anlamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Beyhude, Boş, Herze, Yersiz
- Lokma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek, Sokum
- Sahici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek
- Hapaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avuç
- Kıskıvrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Muhkem
- Sezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çıkarmak, Duymak, Görmek, Hissetmek, Fark Etmek, Kestirmek, Duyumsamak
- Şırınga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne, Enjektör
- Takkadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Hemen
- İmalatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretimci
- Mürailik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlülük
- Gelin Abla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenge
- Lüpçü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedavacı
- Cam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçki, Kadeh, Pencere, Şişe, Sırça
- Kitapçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Risale
- Rüşt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Yetişkinlik
- Vazgeçme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ricat
- Neşelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keyiflenmek
- Keçi Yolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patika
- Başvekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
- Nispet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, Oran, Bağıntı, İlinti, İnat Olarak
- Boşalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnhihal Etmek, Deşarj Olmak
- İltica kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınma
- Muzipleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takılganlaşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü