Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Fellah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi
- Şad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinçli, Neşeli, Sevimli, Sevinen, Memnun
- Imızganmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuklamak
- Yetkili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezun, Salahiyetli, Salahiyettar, Sorumlu
- Düşlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayal Etmek
- Kezzap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitrik Asit
- Amil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etken, Etmen, Sebep, Faktör
- Sistematik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizgesel, Düzenlice
- Anlatış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade
- Cefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Sıkıntı, Azap, Eza, Zulüm, Üzgü, Eza
- Zaptiye Memuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaptiye
- Yara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Cerahat, Dert, Üzüntü, Gedik, Yarık, Delik, Zede
- Balaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Büyük; Şişman, Gürbüz, Nazik
- Sınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Bozulmak, Kırılmak, Dağılmak, Perişan Olmak
- Batı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garp, Günindi
- Kırım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katliam
- İmla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doldurma, Yazım
- Şayeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
- Bölge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesim, Mıntıka, Nahiye, Toprak
- Ponpon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskül
- Tacir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı, Tüccar, Tecimen
- Mezraa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekenek, Haymana
- İstisnasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksız
- Lüzumsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz
- İbret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğreti, Örnek, Acayip, Çirkin, Ders, Kötü
- Asileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak, İsyan Etmek
- İlmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilimsel
- Makro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Geniş
- Gülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
- İvaz Etme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkame
- İncik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baldır, Kırgın
- Kokuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefessüh
- Ayıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek
- Manda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camış, Su Sığırı
- Feylesof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filozof, Düşünür
- Sonratmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ertelemek, Tecil Etmek
- Dudukuşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Papağan
- Bungunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Halk Oylaması kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk Oyu, Referandum
- Andırış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Analoji, Benzeşim
- Arozöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yer Sulama Arabası, Sulamaç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü