Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Evlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mandal
- Tebellür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Saf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Katışıksız, Bön, Budala, Arı, Aydınlık, Dizi, Doğal, Grup, Halis, Has, Koşun, Masum, Öz, Sıra, Som, Tabii, Katıksız
- Yönetici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdareci, Yöneten Kişi, Menajer, Rehber
- Savaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücadele
- Dercetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Toplamak
- Gözetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Nezaret
- Ümük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Gırtlak
- Dayanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Destek, İstinatgâh, Mesnet, Zemin
- Sıyga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kip
- Mitos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylence, Mit
- Dümenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenbaz
- Telafi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak
- Vatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt, Sıla, Memleket
- Melike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hükümdar, Padişah Karısı, Kraliçe
- Sabah Vakti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabahleyin
- Tifüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karasıtma, Lekelihumma
- Cihannüma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kule
- Sabırlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayançlı, Çıdamlı
- Evren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cihan, Kâinat, Zaman, Ulu, Felek
- Şema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekil
- Mızıkçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyunbozan, Şıltak, Şuluk
- İstihza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Alay Etme, Eğlenme
- Atışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışmak, Münakaşa Etmek
- Topuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amut
- Alın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ön Yüz, Karşı
- Gecikme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rötar, Tehir
- Terakki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerleme, Kalkınma, Gelişme, Yükselme
- Öğütmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Çiğnemek, Ezmek
- Yakşı Yol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güle Güle
- Hapis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapishane, Mahpus, Alıkoyma
- Karikatür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Ilgım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serap
- Dümdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artçı
- Vira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arasız
- Açıölçer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletki, Gönyemetre
- Ebat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Boyutlar, Mikyas, Ölçü
- Beraat Kazandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
- Sıngın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmuş, Sinmiş, Çekingen, Ürkek, Üzgün, Kırık Dökük, Dağınık, Perişan
- Niçe Niçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçar
- Buluş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü