Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Evcilleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak
- Delil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Emare, Gerekçe, İp Ucu, Kanıt, Rehber, İz, Kılavuz
- Paykamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Bilmek, Düşünmek, Hissetmek, Sezmek, Ukmak
- Leh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onun İçin, Onun Tarafın; Ondan Yana
- Keş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Ayyaş, Esrarkeş
- Kurtuluş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halas, Selamet, Necat
- Konsey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Şura
- Yarbay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaymakam
- Çağlayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Kaynarca
- Vezinsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçüsüz
- Nara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haykırış, Bağırma
- İhdas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Çıkarma
- Dimağçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyincik
- Uray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belediye
- Serlevha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
- Vekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Milletvekili, Sözcü, Mebus, Yeke, Temsilci
- Tecavüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saldırmak, Hücum Etmek, Namusa Sataşmak, Aşmak, Geçmek, Göğmek
- Yargıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakem
- Susku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
- Muhasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatan
- Derece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvam, Seviye, Aşama, Ayar, Basamak, Doz, Gömlek, Had, Kadar, Kademe, Merhale, Mertebe, Nokta, Not, Paye, Radde, Rütbe, Tabaka, Termometre, Kerte, Yalım
- Paçoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahişe
- Paradoks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişki, Karşıtlam
- Zirzibil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöp, Süprüntü
- Korniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti Pervaz
- Parabol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katı Mükai
- Görenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töre, Âdet, Görgü
- Peşin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öndül, Önce, Önceden, Önden
- Uzaklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırmak
- Sığmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girmek
- Böbürlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklenmek, Övünerek Kabarmak, Kurulmak
- Dızman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişman, İri yarı
- Yakinen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Yakından, Gerçekten, Yakşıca
- Yoğrulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamulmak
- Peygamber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Nebi, Elçi
- Rekabet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarışmak
- Domur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarcık, Tomurcuk
- Elde Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Çıkarmak, Sağlamak, Temin Etmek, Ulaşmak, Uydurmak
- Çevirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeviri, Muhasara, Sarma
- Ön Gösterim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gala
- Merhamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü