Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Etli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolgun, Kalın
- Stok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığım, Yığılım, Yığımlık, İstif Edilmiş
- Meyve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâr, Semere, Sonuç, Ürün, Yemiş
- Gözyaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaş
- Telef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulma, Harap Olma, Yok Etme, Yitirme
- Literatür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynaklar, Yazın, Edebiyat, Kaynak
- Cefengiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ivır Zıvır, Yave, Zırva
- Titizlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- Musallat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebelleş
- Agora kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan
- Merhaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salameleyküm, Selam
- Seslenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hitap, Nida
- Büyütme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartma, Mübalağa, İlave
- Can Kuşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruh
- Boşu Boşuna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Sevmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Vermek, Hoşlanmak; Okşamak
- Mucitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılgıcılık
- Namdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
- Asır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzyıl, Çağ
- Ekolojik Ortam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre
- Kapital kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermaye, Anamal, Başmal, Meta, Resülmal
- Turne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Gezisi
- Müteselli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avunmak
- Süblime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksülümen
- Gezmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezgin
- Sakarca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsakça
- Mutena kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemli, Seçkin, Özenli
- Donakalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
- Üzgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cefa, Eziyet, Sıkıntı, Eza
- Bakır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mes
- Makrama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peçete
- Adamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalnız
- Selek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Konuksever
- Çalıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşletmek, Kullanmak
- İnziva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terkidünyalık, Köşeye Çekilme, Suğma
- Tayfun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasırga, Tufan
- Uyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafiye
- Salkımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pörsümek
- Önyargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşin Hüküm (önyargı >> doğrusu >> ön yargı)
- Minkab kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burgu
- Abdomen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karın
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü