Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Seslenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hitap, Nida
- Yıkmacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıcı
- Tefsirci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müfessir, Yorumcu, Açıklamacı
- Peşin Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ön Yargı
- Usta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Cambaz, Ehil, Erbap, Mahir, Sanatkâr, Üstat
- Ağırbaşlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi, Vakur, Ağır, Gösterişli, Kâmil, Paşa, Temkinli, Veznin
- Temayüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilme, Farklanma
- Yüreksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaretsiz, Korkak, Ödlek
- İrdelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tetkik, Araştırmak, Tetkik Ve Tetebbu Etmek, Mütalaa Etmek
- Nemelazımcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umursanamazlık
- Karakaçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşek
- Bayılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sersemlemek, Süzülmek, Mahmur Olmak, Bitmek, Ödemek, Vermek
- Temsil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Söz Gelişi, Temaşa, Oruntama, Tiyatro Oyunu
- Külfet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Zorluk, Yorgunluk, Büyük Masraf
- Üdeba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edipler, Yazarlar
- Lügat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlük, Kamus, Kelime, Söz, Sözcük, Sözlük
- Tanımama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr
- Zilli Maşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Şirret
- Gerilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansiyon
- Cırttan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodur
- Şakacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nüktedan
- Vasıtasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan
- Etkilenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteessir
- Taksimat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüntüler
- İntişar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
- Eşhas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahıslar, Kişiler
- Sonuçlandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neticelendirme
- Farımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskimek, İhtiyarlamak, Kocamak, Usanmak, Vazgeçmek, Yaşlanmak, Yıpranmak, Yorulmak
- Fiksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıntı, İmge, Kurgu
- İstihsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarma, Elde Etme; Üretim
- Terakkiperver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerici
- Afiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, Keyif, Sağlık
- Doğallıkla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabii
- Nostalji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmişseverlik, Gündedün, Eskiye Özlem, Eslem
- Güçlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dayanıklı, Demir, Diri, Gürbüz, Kadir, Korkunç, Kudretli, Kuvvetli, Muazzam, Üstelik, Yüksek
- Martaval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra, Yalan, Uydurma Söz, Mantar
- Başsağlığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taziye
- Adres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulunak, Unvan
- Mezbele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süprüntülük, Çöplük
- Yeryüzü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Dünya, Küre, Zemin
- Nankör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyilik Bilmez
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü