Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Etkilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezbetmek, Dokunmak, İşlemek, Koymak, Silkelemek, Tesir Etmek
- Seslem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hece
- Hap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek, Yutmak
- Mühürcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgacı
- Deneme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübe, Test, Deneyim, Sınama
- Şıltak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
- Şebeke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ, Kanalizasyon, Kuldur Destesi, Örgüt, Kimlik Kartı
- Tablo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keste, Levha, Manzara, Resim, Genel Görünüm, Görü, Çizelge, Cetvel
- Ermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Kavuşmak, Yetişmek
- Bibliyografya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakça
- Bahadır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahraman, Yiğit, Batur, Alp
- Verme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevdi
- Kepaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Gülünç, Rezil, Utanmaz, Değersiz
- Ehlileştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehlî
- Uyarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İntibak Ettirmek
- Alakarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saksağan
- Galeyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşma, Kaynama, Coşkunluk
- Müteessir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkilenmiş, Üzülmüş, Üzüntülü, Etkilenen, Yerinmiş, Acımış
- Buz Yalağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalak
- Model kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Biçim, Örnek, Sistem, Şekil
- Konkav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçbükey
- Arıtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasfiye
- Girdap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevrinti, Çevri, Burgaç, Burulgan
- Kesene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözleşme, Mukavele; Abone
- Möble kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mobilya
- Teftiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetim, Murakabe, Denetleme, Bakı
- Yasak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Memnuiyet, Memnu, Haram, Ambargo, Kadağan, Yok
- Ziyadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ziyalı
- Olanaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabil, Mümkün, Olabilen, Olabilir
- Tezyifkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Bayağı, Kötü
- Haslet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasiyet, Huy, Tabiat
- Onay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasdik, İcazet, İzin, Doğrulama, Gerçekleme, Uygun, Yerinde, Muvafık, Münasip
- Eksen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, Dingil, Mihver, Ok
- Temkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınım, Ağırbaşlılık, Sakınma
- Paravana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paravan
- Konfeti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçıntı
- Hevessiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteksiz
- Yeleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havai, Gayriciddi
- Yayçizer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pergel
- Fezleke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Özet
- Kutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Zavallı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü