Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yeleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havai, Gayriciddi
- Sanatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı, Ehil, Mahir, Usta, Zanaatkâr
- Yürüyüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyir
- İkmal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
- Olası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümkün, Muhtemel
- Kavramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Sıkıca Tutmak, Derk Etmek, Görmek, İhata Etmek, Okumak, Tutmak
- Mitoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylencebilim
- Çalgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötürüm, Sakat
- Yükseklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrtifa, Yükselti
- Yuvak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silindir
- Tedris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretim, Ders Verme
- Şirretlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik
- Sağtöre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahlak
- Meneşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hare
- Cıvık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulu, Gevşek
- Sarf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harcama, Dilbilgisi, Gramer
- Ağır Küre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barisfer
- Sonuçlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Neticelenmek, İntaç Edilmek
- Nakil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Göç, Aktarım, Geçirme, Aktarma, Tayin, Atama, İletim, Göçürme, İletken, İletme, Aktarış, Taşın
- Lütfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak, Söylemek, Vermek, İhsan Etmek, Bildirmek, İzin Vermek, Müsaade Etmek
- Zehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağu, Ağı, Sem, Acı, Keder, Ot, Sıkıntı, Zıkkım
- Zikretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anmak
- Kararsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
- Adaletsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
- Ultraviyole kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Morötesi
- Baskı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basılış, El, Neşir, Tahakküm, Tazyik, Yumruk, Zor
- Düz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Sade, Pürüzsüz, Alan, Bozkır, Direkt, Ova, Yalçın, Yalın, Müstevi
- Yinelenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükerrer
- Cevelan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşma, Dolanma, Gezinme, Gezinti
- Dejenere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Yoz, Bozulmuş
- Ne İçin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden
- Yakışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenasüp
- Potpuri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmaca
- Paravana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paravan
- İktisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekonomi, Tutum
- Neciplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asalet, Efendilik
- Gündüz Gösterimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matine
- Dostluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaşlık, Gönüldaşlık, Yoldaşlık, Hukuk
- Müdafaaname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunma
- Kütük Demir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütük
- Finans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mal, Para
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü