Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Eğrice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığır Sineği, Büvelek
- İltica kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınma
- Kirmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ
- İlke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Prensip, Kural, Yöntem, Esas, Umde, Unsur, Öge, Temel, Kanış
- Yetişmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Yetişkin
- Deni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak (Kimse)
- İnanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklı Yatma, Kanma, Emniyet, İtikat, Kanaat
- Gülgûn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pembe
- Bunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Epey
- Donanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez
- Nikbin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyimser
- Yollanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürümek
- Cesametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kocaman
- Hat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Çizgi, Sınır, Yazı, Yol, Geçek, Kanal
- Plajirist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmacı
- Temizce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arca
- İşportacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırdavatçı
- Provokatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtıcı
- Formel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçimsel, Örgün, Resmi, Şeklî
- Bomoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kollu Hamam Havlusu
- Defolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak, Savuşmak, Çekilip Gitmek
- Yapılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
- Niçe Niçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçar
- Mısra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dize
- Eksiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Eksi, Kusur, Noksan, Şaibe, Zaaf
- Şekerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatlı
- Prizma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçme, Menşur
- Tazelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepmek
- Meselen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örneğin, Söz Gelimi
- Merdiven Korkuluğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
- Eğretileme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstiare
- Demek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Düşünmek, Erişmek, Saymak, Ummak, Yeltenmek, Ses Çıkarmak, Söylemek, Söz Söylemek, Şu Halde, Öyleyse
- Mahşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşa
- Organize Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
- Açıölçer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletki, Gönyemetre
- Kült kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapma, Tapınma; Din; Dinsel Tören, İbadet, Ayin
- Soy Sop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl
- Vadeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreli
- Mevduat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emanet, Yatırım
- Pozitif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artı Yük, Artı, Olumlu, Tanıtlanmış, Tanıtlı
- Apiko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derli Toplu, Hazır, Şık, Tetik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü