Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dekovil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Demir Yolu
- Erkete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikiz
- Tuturgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durtut, Zapturapt
- Gıybetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirmeci
- Morto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
- Gözetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Nezaret
- Yedirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, Karnını Doyurmak, Rüşvet Vermek
- Baskül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartı, Kantar
- Dilcek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Dil
- Demir Kapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıknatıs
- İfrite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cadaloz
- Çiftçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarımcı, Ziraatçı, Rençper, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi, Ekinci
- Müphemiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsizlik
- İrdeleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütalaa
- Tekessür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Bileşke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vektör, Muhassala, Birleşme
- Mir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amir, Baş, Bey, Emir, Başkan
- Hançerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamalamak
- Hakşinas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hak Tanır
- Saprofit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürükçül
- Haberleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Muhabere
- Mitos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylence, Mit
- Suna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek Ördek
- İstif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığma, Stok
- Döküm Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek
- Takdis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsamak
- Sudan Ucuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava
- Sopalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek
- Deniz Hamamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal
- Verdiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teamüli
- Tahril kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi
- Eden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail
- Tasarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasavvur Etmek, Zihinde Kurmak, Düşünmek, Fikirleşmek, Kurmak
- Efendi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiyeli, Ağırbaşlı, Kibar, Saygılı, Bey, Koca, Nazik, Çelebi, Sözü Ve Kılığı Yerinde, Saygıdeğer, İnce
- Yolagitmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huysuz
- Kıyamet Günü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyamet
- Vekillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Bakanlık, Vekâlet
- Tepke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiilimünakis
- Ağabey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abi, Aka, Ağa, Efe
- Ahretlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besleme, Besleme Kız, Beslek, Evlatlık
- Uzatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Dayamak, Germek, Göndermek, Oyalamak, Uzatmak, Vermek, Temdit Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü