Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cesamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük, İrilik
- Öldürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katil
- Yavuklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Nişanlı, İstekli, Namzet, Sevimli
- Sürüşken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygan
- Sadme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Sarsıntı, Tokuşma, Vurma
- Nevmit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz
- Ordu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalabalık, Koşun
- Güvenoyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtimat Reyi
- Lehimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakçı
- Ata Ana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebeveyn
- Ahenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyum, Ezgi, Harmoni, Beste
- Güvenilmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kancık
- Evlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hanelik
- Kerh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinme, İğrenme; İstemeyerek, Zorla
- Döndürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Bükmek, Vermek, Yönetmek
- Münhat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engin
- Birazdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az Sonra
- Meselen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örneğin, Söz Gelimi
- Habitat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt
- Sıhhatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıklı, Doğru, Esen, Sağlam
- Kafadaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
- Yaprak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varak
- Bitiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlemek
- Balçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çamur, Kil
- Boğucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcak, Sıkıntılı
- Oda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Vazifesizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevsizlik
- İrtibat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, Bağlantı
- Fırtınalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
- Sindirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çommak, Ezmek, Hazmetmek, Sındırmak
- İçki İçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
- Eza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzme, Sıkıntı Verme, Cefa, Baskı, Zulüm
- Önemlice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi
- İzbandut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhyan, Korkutucu
- Cihat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Din Savaşı, Gaza, Savaş, Harp
- Klasifikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölümleme
- Iskat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek
- Şirpençe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaçıban
- Yığın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütle, Küme, Kitle, Sel, Tepe, Toplu, Birçok
- İbadet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınma, Ayin, Kült
- Bilgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlim, Bilimci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü