Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cemiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dernek, Düğün, Sosyete, Topluluk, Toplum, Kurum
- Nefislik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefaset
- Fistül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akarca
- Karakter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ira, Mizaç, Seciye, Tabiat, Kişilik
- Saçım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsraf
- Bibliyografya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakça
- Verimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Çorak, Kısır, Sıfır, Yetersiz
- Tesviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Düzleme
- Antet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Simge
- Tabip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor, Sağaltman, Sagan
- Lira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklik
- Sert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Demir, Dik, Haşin, Hırçın, Katı, Keskin, Kızgın, Pek, Sıkı, Ters, Sarsıcı, Hoşgörüsüz, Gönül Kırıcı
- Sapılca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahan
- Edim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amel, Fiil, İvaz
- Vaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Veriş
- Kullanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalıştırmak, Yararlanmak, Almak, Değerlendirmek, Dökmek, Giymek, Harcamak, İçmek, İstismar Etmek, İşletmek, Sarf Etmek, Sömürmek, Takmak, Tutmak, Yönetmek
- Peşinatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öndülsüz
- Nisbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oran
- Oluşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydana Gelmek, Başlamak, Çıkmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Tekevvün Etmek
- İlkgüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylül
- Bar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pas
- Kara Düzen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
- Uğursuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara, Meşum, Musibet, Şom, Düztaban
- Ölmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçinmek, Gitmek, Göçmek, Solmak, Yürümek
- Gıyaben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkasından, Uzaktan, Yokken, Ardelek, Görmeden
- Centilmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgülü, Kibar, Çelebi, Terbiyeli
- Bir Hoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garip
- Pervin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülker
- Sağlamlaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek, Perçinlemek
- Nakışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezeksiz
- Fasile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Familya
- Pişek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişkin
- Haylaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayta, Afacan, Çapkın, Hınzır, Nadinç, Yaramaz
- Talak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşama, Boşanma
- Tay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denk, Eş, Eşit
- Turfa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Nadir
- Veriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
- Amel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş, Edim, Fiil, Eylem
- Kolayca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolaylıkla, Kolay
- Muaraza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Kavga
- Boran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırtına
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü