Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmüş, Bitkin, Güçsüz, Hareketsiz, Durgun
- Ad Çekme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kura
- Vazifesizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevsizlik
- Rafine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtılmış, İncelmiş, Duygulu, Hassas, İnce, Nazik, Seçkin, Saflaştırılmış
- Ara Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak
- Didar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre
- Enfraruj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızılötesi
- Servet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenginlik, Varlık, Sermaye, Mal
- Klon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kopya
- Münakaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma, Atışma, Çekişme, Aytışma
- Haya Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak
- Derbent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Dar Geçit
- Mismar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çivi, Mıh
- Mahpus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapsedilmiş, Tutuklu, Hapis, Hapishane
- Sarkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Uğramak
- Söve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve
- Onmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şifa Bulmak, İyileşmek
- Yazı Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grafoloji
- Ağır Ağır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş
- İman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İnan
- Kapital kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermaye, Anamal, Başmal, Meta, Resülmal
- Yanıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cevaplamak, Cevap Vermek
- Yalınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Bir Küme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
- Saplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Girmek, Sançmak
- Dallı Budaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık
- Kocabaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
- Gurup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batma, Batış
- Açlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıtlık, Yoksulluk
- Zebunlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak
- İncik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baldır, Kırgın
- Kargışlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun, Lain
- Küreken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat, Enişte, Güvey
- Kalça Kemiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oma
- Modernleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaşlaşma, Çağcıllaşma
- Malulen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlıktan, Hastalıktan, Sökellikten
- Elan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Hâlâ, Henüz, Şimdi, Şimdiki Durumda, Şu Anda, Daha
- Uydurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzme, Asılsız, Blöf, Derme Çatma, Sahte, Uyduruk, Uydurulmuş, Yalan
- Televizyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleç, Sınalgı
- Heder Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılığını Alamamak, Boşa Gitmek, Ziyan Olmak
- Sem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehir
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü