Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Berenarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Oldukça
- Tezahür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirme, Belirti, Görünme, Gözükme
- Takdiriilahî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazgı
- Övmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilalamak, Methetmek, Tariflemek, Sena Etmek
- Vektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöney
- Habitat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt
- Üreme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenasül
- Ermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Kavuşmak, Yetişmek
- Cevher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töz, Yetenek, Öz, Asıl, Cevahir, Maya, Mücevher
- Yükseklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrtifa, Yükselti
- Cemal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzellik, Gökçenlik, Yüz Güzelliği
- Tahsis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Adamak, Ayırmak, Bağlamak
- Sebep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Menşe, Münasebet, Neden, Saik, Vesile, Gerekçe
- Rahatsızlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalanmak
- Gün Batımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurup
- Gevezelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çene
- Mihman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıcı, Konuk
- Nalbant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takavcı, Takacı
- Geçer Akçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muteber
- Kalıplı Kıyafetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Semere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyve, Ürün, Verim, Yemiş, Yarar, Sonuç
- Radyoaktif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işın Etkin
- Ünlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek, Çağırmak
- Sofi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Gizemselci, Mutasavvıf
- Gön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Kösele
- Alavere Dalavere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Harmani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pelerin
- Gözü Aç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü
- Göz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Bölüm, Çekmece, Delik, Görüş, Hane, Kaynak, Nazar, Oda, Ayn
- İştirak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak
- Kafa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Bellek, Karın, Kelle, Saksı, Zekâ, Zihin, Zihniyet
- İstop Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak
- Nazarî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramsal
- Final kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitiş, Bitim
- Tilmiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci
- Adamakıllı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Bir Güzel, Güzelce, Enikonu, Gayet, Kıyasıya, Güzel, Pir
- Peşkeş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşkeş Çekmek
- Kebap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
- Namdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
- Bezdirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıktırmak, Usandırmak, Tüketmek
- Lütuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyilik, Yardım, İhsan, İnayet, Nimet, Atıfet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü