Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sofi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Gizemselci, Mutasavvıf
- İrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cerahat
- Dağıtmalar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevziat
- Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amel, Davranış, Eylem, Hareket, İş, Edim
- Sağıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savdırmak, Teşfiye Etmek
- Çağrım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kilometre
- Işımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak
- Mıhça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üvendire
- Basınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tazyik
- Fiyasko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarısızlık, İflas, Muvaffakiyetsizlik
- Paravan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Perde
- Olasılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimal
- Düzenlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Karar
- Tabaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepilemek
- Yelkenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelken
- Kadimî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Sinirce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinir Hastalığı, Nevroz
- Teorik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramsal
- Milliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusallık, Tabiiyet
- Yakin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam Bilgi, İyi Bilme
- Eşkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filiz, Sürgün
- Güreşçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pehlivan
- Demagog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk Avcısı, Halk Dalkavuğu
- Mevhibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, İhsan, Vergi
- Emir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Ferman, İstek, Komut, Talimat
- Denklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsavat
- Girişimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteşebbis
- Lakayıtlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal
- Mühlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli
- Tuhafiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçi
- Hâkim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Egemen, İdare Eden, Söz Geçiren
- Beddua kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlenme, Lanet, İlenç
- Ölünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntihar
- O kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Vakitli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zamanlı, Sürevli
- Transfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarım, Kotarım, Geçiş, Geçit, Geçme, Taşıma, Götürme, Geçirme, Alma
- Hilekârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
- Teberru Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak
- Kırkmerdiven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dik Yokuş
- Güçsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âciz, Çelimsiz, Kof, Ölü, Pestil
- Enjeksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü