Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ayaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaide
- Hemencek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- İlmühaber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıt, Hal Kağıdı
- Ahvalruhiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hava
- Vükela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakanlar, Vekiller, (Alay) Kibar
- Taşeron kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkinci Üstenci
- Nizam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Dizgi, Yol, Çekidüzen, Kural, Sıra, Tüzük
- Behemehal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlaka, Her Durumda, Ne Olursa Olsun, Ne Yapıp Yapıp
- Üfürükçülük Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumak
- Pazubent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolçak
- Devrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtilal, İnkılap, Islahat
- Tarhana Çorbası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarhana
- Boşlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal, Bırakmak, Sermek
- Gafil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aymaz, Dikkatsiz, İhtiyatsız, Dalgın
- Çarpışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenk, Müsademe, Tokuşma
- İdrak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Algılamak, Anlamak, Erişmek, Kavramak, Ulaşmak
- Pedagoji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimbilim
- Şaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Latife, Yarenlik
- Römork kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gemi Çeken
- Rötuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme
- Aşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zahire
- Cimrilik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek
- Başı Dinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
- Kayınbaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata
- Nisaiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hastalıkları
- Zındık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinsiz
- Tenhalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Issızlık
- Nitrik Asit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kezzap
- Badalak Vurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelmek, Çelmelemek
- Yakınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Koymak, Sızlamak, Sızlanmak, Şikayet Etmek
- Tasalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüzünlenmek, Gamlanmak, Düşünmek, Kaygılanmak, Meraklanmak
- Hasır Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saz
- Koyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derin, Katı, Tok, Yoğun
- Salpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevşek, Sarkık, Tembel
- Sude kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürmüş, Sürülmüş
- Dürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Çeyiz, Hediye
- Tefekkür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünme, Düşünüş, Düşünce
- İrtibat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, Bağlantı
- Hasbihal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleşi, Sohbet
- Hızlı Hızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Hasiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etki, Haslet, Hassa, Huy, Mizaç, Yaradılış, Fayda, Yarar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü