Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Behemehal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlaka, Her Durumda, Ne Olursa Olsun, Ne Yapıp Yapıp
- Çatışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Kavga, Dek
- Çala Çukur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarampol
- Duymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissetmek, İşitmek, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak
- Mükâleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- Kavga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövüş, Cenk, Hengâme, Hırgür, Hırıltı, Savaş, Çaba, Mücadele
- Kerh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinme, İğrenme; İstemeyerek, Zorla
- Tesviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Düzleme
- İsabetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz
- Esans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koku, Itır, Ruh
- Evermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlendirmek
- Ufo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçan Teğre
- Gönderilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek
- Tırkaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürgü
- Önemsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Değersiz, Derme Çatma, İçi Boş, Ivır Zıvır, Küçük
- İtaatkârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teslimiyet
- İnanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Güvenmek, Kani Olmak, Yutmak, İman Etmek
- Gerelti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Perde
- Sargaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korse
- Sebzevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
- Taam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Yemek, Yiyecek
- Meşbu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolmuş, Dolu
- Büküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeç, Viraj
- Sürmedan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürmelik
- Müselles kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üçgen
- Ariza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe
- Safiha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Levha
- Ağız Ağıza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen
- Gizletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklamak
- Genlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Refah
- Düzleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Düzelmek, Yatmak
- Yamaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Bayır, Huzur, Kat, Ön, Yakın
- Şebnem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiy
- Dil Dalaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
- Aba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstlük, Palto, Abla, Anne
- Kuruntu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evham, Fikir, Kuşku, Şüphe, Vehim, Vesvese, İşkil
- Deme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıt, Anlam, Atasözü
- Motifli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgeli
- Otomatikmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
- Amil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etken, Etmen, Sebep, Faktör
- Yavaşlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavsamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü