Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İstifa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekilim, İşinden Çekilme
- Vesvese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Şüphe, İşkil, Evham, Kuşku
- Sepetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovmak
- Koordinat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerlem
- Spekülasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Düzen; Kurgu, Saptırma
- Bakıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dadı, Falcı, Görücü
- İlgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaka, Bağ, Dikkat, İlişik, İlişki, Nispet, Rabıta, Rağbet
- İmdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Şimdi
- Şaşakalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok Şaşırmak
- Kemirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemiren
- Mızrap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalgıç, Kemik, Maden, Tezene
- Fırlangıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç
- Evlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdivaç
- Bellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çapalamak, Öğrenmek, Sanmak
- Hasım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşman, Rakip, Yağı, Antagonist, Anaz
- Ceride kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gazete, Tutanak, Kayıt Defteri
- Karmakarış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Yıkıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahripkar
- Hız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Gayret, Güç, Hüküm, Sürat, Şiddet, Takat, Yol
- İskontolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirimli
- İhya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlandırma, Diriltme, Dirim Verme; Geliştirme, Güçlendirme; Umut, Erinç Verme
- Salkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serin
- Puslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı, Bulanık, Donuk, Dumanlı
- Hengâme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga, Patırtı, Velvele
- Miting kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplantı, Gösteri
- Sarmaşan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarılgan
- Müziklendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslemek
- Patlatılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak
- İhmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalma, Savsaklama, Dikkatsizlik, İtinasızlık, Lakayıtlık, Önem Vermeme
- Döşemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
- Mesture kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Örtülü
- Miyavlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miyavıldamak
- Takışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalaşmak, Tutaşmak, İtiraz Etmek, Tartışmak
- Şehirleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentleşme
- Güçbelâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlükle
- Okazyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırsat
- Reprodüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğaltma
- Konferans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- İnşaatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıcılık
- Aktöre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahlak
- Meslektaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü