Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İrkilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsılmak, Ürkmek
- Sosyete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Topluluk, Toplum, Zadegân
- Kaknem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Huysuz, Kuru, Sıska
- Tıpkısının Aynısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpatıp
- Zakkum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağı Ağacı, Ağı Çiçeği
- Mimik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz İmi
- Yıpramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelmek
- Teklifsizce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önerisizce, Laubali
- Türkolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türk Bilimci
- Suçsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Masum, Günahsız
- Takışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalaşmak, Tutaşmak, İtiraz Etmek, Tartışmak
- Muhannet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Korkak, Namert
- Araçsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilavasıta, Doğrudan Doğruya
- Can Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstemek, Arzulamak
- Ense kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Art, Dal
- Acıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merhamet, Rahim
- Çarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çene
- Mucizevî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansıksal
- Bilaistisna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmaksızın, Ayrımsız
- Yenilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybetmek, Mağlup Olmak
- Astragan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karagül
- Buut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Uzaklık, Uzunluk
- Verizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğruculuk
- Uydurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becermek, Bulmak, Elde Etmek, Sağlamak
- Tıynet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Maya, Yaradılış
- Alaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, İlişik, Yakınlık, Bağlantı, Komünikasyon, Ulaşım
- İstinatgâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak
- Muhabere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberleşme, İletişim, Salıklaşma
- Yıpranmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskimek, Aşınmak, Harap Olmak
- Karabat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Penguen
- Kurultay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kongre
- Resim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fotoğraf, Bediz, Levha, Suret, Tasvir, Tören
- Alengir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Fiyaka, Gösteriş, Hile, Tuzak
- Papuççu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabıcı
- Sırga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küpe
- Çimmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkanmak
- Türlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Çeşitli, Kabil, Muhtelif, Tür
- Emniyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenlikli, Emin, Güvenilir
- Fora Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Çıkarmak, Çözmek
- Çelebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efendi, Terbiyeli, Centilmen
- Becerikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usta, Hünerli, Mahir, Maharetli, Yetenekli, Acar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü