Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri Verme, Geri Çevirme, Reddetme, Mukabele Etme
- Küflenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küf Atmak
- Sataşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Yapışmak, Çatmak, Rahat Bırakmamak, Takılmak, Musallat Olmak
- Fer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Parlaklık, Aydınlık, Güç, Kuvvet, Nüfuz, Canlılık
- Dünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerküre, Yer Yuvarlağı, Âlem, Camia, Cihan, Çevre, Devran, Dış, Diyar, Herkes, Kâinat, Küre, Ortam, Yer, Yeryüzü, Zemin, El Gün, Acun, Evren
- Üslupçu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçemci
- Özden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Candan, İçten, Samimi
- Dinlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstirahat Etmek, Önemsenmek, Sözü Geçer Olmak, Dincelmek
- Dokümantasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgeleme
- Savurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaymak, Saçmak, Sallamak, İsraf Etmek, Dağıtmak, Söylemek, Fırlatmak, Dökmek, Boşuna Harcamak
- Tekdüze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuru, Yeknesak, Monoton
- Statüko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süregelen Durum
- İltica kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınma
- Dehliz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçit, Koridor, Dalız
- Presleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıştırma
- Singin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç, Sindirilebilen, Hazmı Kaabil
- Çerenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farfara
- Akçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akça, Nakit
- Şecaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik, Yüreklilik
- Debbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güğüm
- Maddeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdekçi
- Hayvanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılkılık
- Pufla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarık, Yumuşak, Kaba
- Belgit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Senet, Burhan, Hüccet, Delil
- Paspal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parsal
- Bodrum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zirizemin
- Tavır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Eda, Hâl, Tutum, Vaziyet, Gösteriş, Tafra
- Metafor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecaz, Uçlam, Eğretileme
- Kocaoğlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayı
- Sıhhi Tesisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Döşemi
- Ütilitarizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararcılık
- Mucitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılgıcılık
- İhracatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış satımcılık
- Yarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nısıf
- Yakalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaka
- Asıllı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
- Kapı Zengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokmak
- Lup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç
- Hayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu, Can, Meslek, Ömür, Varlık, Yaşam, Yaşantı, Yazgı, Dirim
- Fayda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarar
- Lazut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mısır
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü