Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İçkici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayyaş
- İstimzaç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sormak
- Septik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkucu
- Berkitme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takviye
- Döşenmemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuru
- Jeotermal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerısıl
- Gına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usanç, Bıkma, Bolluk, Yetinme
- İftihar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünç, Övünme, Kıvanç, Kıvanma
- Enformatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgiişlem
- Meydanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pist
- Müşteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı, Alımcı, Haridar, Satın Alan
- Deruni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten
- Kıvcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mühendis
- Karasal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berri
- Teshir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülemek, Fethetmek
- Putrel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirişlik, Bağlama
- Taksit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüt
- Çıkarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstidlal
- Anlaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeki
- Gazap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfke, Kızgınlık, Hiddet, Hınç, Hışım
- Deterjan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çamaşır Tozu, Arıtıcı
- Bağımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstakil, Tek Başına, Azat, Hür, Özgür, Özerk, Mutlak
- Terbiye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmek, Törpülemek
- Kiralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, İcareye Vermek
- Fraksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüngü, Bölüntü, Hizip
- Selemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefeci
- Ortakça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşa
- Hükümran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egemen
- Sanki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güya, Sözde
- Mürailik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlülük
- Tüzük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nizamname
- Edep Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılmak, Utanmak
- Kabak Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala, Dazlak
- Aklanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraat
- Fevkalade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Beklenmedik, Görülmedik, İşitilmedik; Aşırı, Çok Fazla
- Kapik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpek
- Tatbik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ameliye, Pratik, Yerine Getirme, Kullanma, Karşılaştırma, Uygulama
- Harlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek
- Yekinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak, Kımıldamak
- Tevkif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Tutuklamak
- Rastık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü