Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Üstyapı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst Dikili
- Baş eğme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Baş eğim, İtaat, Teslimiyet
- Dua kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarış, Fatiha, Yalvarma
- Takdir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğenme, Yazgı, Değer Verme, Önemseme
- Tahsil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı (Para) Alma, Toplama; Öğrenim, Öğretim
- Musiki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müzik
- Muhasara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abluka, Kuşatma, Sarma, Çevirme
- Esatir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylencebilim, Mitoloji
- Misk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mis
- İşare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İma, Telmih
- Malum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Bildik, Bilinen, Bilinmiş, Bilindik
- Höyük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurgan, Tepe
- Issız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenha, Yaban, Sahipsiz
- Hareli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevişli
- Odacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hademe, Müstahdem
- Dayanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç
- Behemehal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlaka, Her Durumda, Ne Olursa Olsun, Ne Yapıp Yapıp
- İttifak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uyuşmak
- Karıştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozguncu, Mikser, Müfsit
- Zeng kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çan, Çıngırak, Zil
- Risalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peygamberlik, Yalvaçlık
- Filhakika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrusu, Gerçekten, Hakikaten
- Tasdik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- Suçlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtham, Töhmet
- Sürücü Belgesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet
- Kıyafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giyim, Giysi, Elbise, Kılık
- Kılavuz Gemisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz
- Bozulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Tefessüh
- Ahunt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoca
- Mülazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teğmen
- Gerçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aslında, Vakıa, Her Ne Kadar
- Lerze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titreme
- Öndün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avans
- Hizmetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşak
- Bahşetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak, Sunmak
- Salâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzelme, İyileşme, İyilik
- Endişe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak, Korkmak
- Mukallit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıcı, Taklitçi
- İmza Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol Çekmek
- Zedelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurma
- Deli Dolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Patavatsız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü