Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Çizgilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel
- İsevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hristiyan
- Reis Bey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkan
- Geçindirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak
- Tanrısal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlahi
- Yıldıramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıldamak
- Biçim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekil, Form, Tarz, Eşkâl, Hat, Kalıp, Merkez, Minval, Suret
- Lanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Kötü, Kargış, Beddua, Kargıma, Berbat
- Katletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
- Grafiker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgeci
- Ağırbaşlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi, Vakur, Ağır, Gösterişli, Kâmil, Paşa, Temkinli, Veznin
- Alarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızarmak
- Uhuvvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kardeşlik
- Televizyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleç, Sınalgı
- Uyuzlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz
- Yumuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev, Memuriyet, Sefaret, Misyon
- Sofa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti, Hol
- Nodül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğümcük, Yumrucuk
- Karışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensizlik, Kargaşa, Fesat, Fitne, İhtilal, Keşmekeş
- Karşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alın, Hakkında, Huzur, İçin, Karşıt, Kat, Muhalif, Mukabil, Nazır, Ön, Zıt
- Jilet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülgüç
- Marangoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dülger
- Sallasırt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırtına Almak
- Kapsama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şümul
- Osmoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçişme
- Buyurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emretmek, Almak, Demek, Etmek, Geçmek, Gelmek, Girmek, Gitmek, Söylemek
- İz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Bulaşık, Çığır, Delalet, Emare, Eser, Kanıt, Nişan, Yer, İm
- Süt Beyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bembeyaz, Apak
- Erkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İleri Gelenler, Üstler, Büyükler, Kurallar, Yol, Yöntem, Temeller, Esaslar
- Sıygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hacim
- Göveri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
- Organize Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
- Sav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atasözü, Dava, Haber, İddia, Söz, Tez, Önerme, Müddea
- Ekip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Kol, Takım, İş Takımı
- Ünlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur, Şöhretli, Bilinen, Namlı, Namdar, Şanlı, Anlı Şanlı, Sait, Sesli, Tanınmış, Vokal
- İvaz Etme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkame
- Dalga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Gizli İş, Dalavere, Geçici Sevgili, Tolkun, Çalkantı, Dalgınlık, Macera
- Katılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ek
- Hasetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç
- Kalıplı Kıyafetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Kalpsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merhametsizlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü