Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Çıkış Belgesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış
- Bozgunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun
- Dayalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmış Olan; İlgili, Dair, Müstenit, Mebni
- Transfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarım, Kotarım, Geçiş, Geçit, Geçme, Taşıma, Götürme, Geçirme, Alma
- Hürmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygı
- Girift kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık, Dolaşık, Karışık, Çatak, Girişik
- Şahsi İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dosya
- Salman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Başına Buyruk
- Müthiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Korkunç, Şaşılacak
- Kifayetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetersiz
- Balıkkulağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Midye
- Çilekeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazlum
- Özünlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deruni, Zati
- Ahize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı, Kulaklık, Almaç, Destek
- Belirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen, Belli, Makul
- Yoklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Araştırma, Sınav, Muayene, Prova
- Erketeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözcü
- Hicret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göç
- Söz Gelişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Örneğin, Söz Gelimi, Temsil
- Yıkma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahrip
- Göresin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acaba, Acep
- Mazhar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzuya Yetişmek, Ulaşmak
- Makûs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz, Kötü, Ters
- Yitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybolmak, Sönmek, Yok Olmak, Fevt Olmak, Telef Olmak
- Mouse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keme
- Memleketler Arası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası
- Genişlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vüsat, Yayıklık, En-Boy Karşıtı Olarak, Arz, Boyut, Refah
- Kavga Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak
- Yumuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev, Memuriyet, Sefaret, Misyon
- Zeval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat, Öğle, Sorumluluk, Suç, Bozulma, Yıkım, Son, Düşkünlük, Yok Olma, Yok Edilme
- Çelişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtiraz Etmek, Zıt Olmak
- Boynu Bükük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün
- Ahbaplık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hukuk, Hususiyet, Ünsiyet
- Gemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vapur, Tekne
- Tezvirat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böhtan, İftira
- Yalız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Parlak
- Konik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrimsel
- Mütalaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlendirme, Düşünce, Görüş, Müzakere, Ders Çalışma, İrdeleme, Fikir, Oy
- İma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstü Kapalı, Anlamlı, Belirsiz, İham, İşare, Kinaye, İşaretleme, İhsas, İmleme, Anlaştırma, Dolaylı Olarak Anlatma
- Sepmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serpmek
- Savaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruş, Cenk, Harp, Kavga, Muharebe, Mücadele, Sefer, Uğraşma, Didişme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü