Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ötmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazi
- Tabiiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Milliyet, Tebaalık, Uyruk, Vatandaşlık, Bağımlılık
- Korte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Flört
- Kuzudişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süt Dişi, Peynir Dişi
- İman Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak
- Gürbüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Muhkem, Sağlam
- Akıntılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyilli
- Ortaokul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüştiye, Orta Mektep
- Zafer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utku, Başarı, Yengi
- Kimyacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesnebilimci
- Yanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuşmak, Çabalamak, Parıldamak, Parlamak, Çok İstemek, Çabalamak, Çok Üzülmek, Çok Sevmek
- Sökel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta, Malul, Güçsüz
- Nisbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oran
- Çağrıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzemek
- Kıvançlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnun, Mutlu
- Epope kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destan
- Mahfil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplantı Yeri, Dernek, Çevre
- Bağdaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşmak, Anlaşmak, Uyuşmak, Uymak
- Mahbes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi
- Bando kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıka, Takım, Topluluk
- Yakışıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münasebetsiz, Ekşi, Müstehcen
- Şişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak, Utanmak
- Komi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garson Yamağı
- Vokal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü, Sesli, Sessel
- Alışılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşmek
- Rutubetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nemli
- Firar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
- Okutman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muallim
- Eğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şayet, Velev
- Çapalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Ketmenlemek
- Doğrudan Doğruya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilavasıta
- Baz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Esas
- Bağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğümlemek, Söz Almak, Takmak, Cezbetmek, Tamamlamak, Tutmak, Tutturmak, Yok Etmek
- Vilayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İl, Valilik, İlteberli, Eyalet
- Faizsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üremsiz
- Huylanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşkillenmek, Kuşkulanmak, Pirelenmek, Şeklenmek, Şüphelenmek
- Vale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Oğlan
- Frape kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşrubat
- Fiyaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Caka, Çalım, Edabazlık, Gösteriş, Lokalık, Afi
- Kontör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşumluk
- Kılçıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık, Karışık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü