Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Faizsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üremsiz
- Böbürlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbür
- Çermik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaplıca, Ilıca
- Başkent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başşehir, Payitaht
- Kısıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdutlaştırmak, Sınırlamak, Tahdit Etmek, Hacir Altına Almak
- Meğerse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meğer
- Bütünü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
- Belirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meçhul, Müphem, Uçuk
- Milimi Milimine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tam
- Kıvrantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Dağıtılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feshedilmek, Tevzi Edilmek
- Doküman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Vesika
- Fezleke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Özet
- Duman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, Kötü, Tütsü, Tütün, Yaman
- Gizleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr
- Yürüteç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
- İstikraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Ödünç
- Stopaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Tırpan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerenti
- Acılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Keskinlik, Kinayelilik, Meraret, Sertlik, Tüntlük, Uğursuzluk, Zehirlilik
- Patadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Ayak Topu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Futbol
- Tenezzül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık Bilmek, Layık Görmek
- Açıktan Açığa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu Orta
- Küsur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püsür, Fazla, Kesirler
- Kökelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Ütopya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşülkü
- Âdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelenek, Töre, Görenek, Alışkı
- Yerleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
- İster kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, İcap, Lüzum
- Karnabahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güllü Kelem
- Ahali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Halk, El, Nüfus
- Birgelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El Birliği
- Takıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Obsesyon
- Objektivite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesnellik
- Hızma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küpe
- Sorumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesul, Cevapdih
- Telemekanik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaktarım
- Rahatsızlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalanmak
- Cepçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
- Tutarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sara
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü