Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Firar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
- Kül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavurmak, Yakmak
- Ombudsman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Denetçisi
- Tumağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İngin, Nezle
- Pervin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülker
- Tüketilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek
- Gidiş Geliş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Trafik
- Yazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ova, Düz Yer, Ova, Kır, Alfabe, Yazma İşi, Makale, Yazgı, Hat, Mektup, Kader
- Konukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Misafirhane
- Kas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adale
- Besteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bestekâr, Kompozitör
- Besbeter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha Beter
- Redaksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Hazırlama
- Hükümran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egemen
- Bulaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvamak
- Ezelî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Öncesiz
- Simültanör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilmaç
- Seciye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evsaf, Huy, Karakter, Yaradılış, Özyapı, Ira
- Dönüşüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahavvül; İnkılap
- Şahsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel, Kişisel, Kişilik
- Ukubet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceza
- Tashih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Maslahatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Danışman
- Mesabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Derece, Rütbe
- Curcuna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Şamata, Karışık Durum
- Ziraat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarım, Ekincilik, Çiftçilik
- Zahirî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmacık
- İştirakçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılımcı, İşçi
- Teessüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Acıma, Üzülme, Acınma, Yerinme, Yazıklanma
- Erim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Menzil, Muştu, Beşaret
- Lahzada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Nüzul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç, İnme
- Dozer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol Düzler
- Ahlaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazbut
- Şöhret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ad, San, Şan, Ün, Nam
- Ganimet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talan
- Meri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli
- Dingildemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Kuşkulanmak, Oynamak, Sallanmak
- Sandık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasa
- Vuzu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abdest
- En Çok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azami
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü