Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Çıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lamba
- Durağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabit, Yerli, Hareketsiz
- Kanalizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atık Arkı, Lağım, Şebeke
- Yersiz İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaf
- Tatbik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamak
- Yalpık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayvan
- Peylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlamak, Sağlamak, Temin Etmek
- Bazen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimi Zaman, Arada Bir, Ara Sıra, Bazı, Kâh, Kimi
- Tevdi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Vermek
- Hasar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sur, Zarar, Ziyan
- Yetiştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye
- Gündizme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dallık, Takvim
- Yakınsak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütekarip
- Arıtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasfiye
- Komite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Encümen
- Otağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çadır
- Mimik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz İmi
- Sopalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek
- Filtre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süzgeç, Süzek
- Rastgele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Kazara, Tesadüfen
- Gözaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
- Belde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Kasaba, Mekân, Şehir, Yer
- Makas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dirsek, Kaycı, Sındı
- Tahrif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Değiştirmek
- Hırt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Budala, Sersem
- Devinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket Etmek, Kımıldanmak
- Necip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu, Doğuşlu, Temiz, Seçkin
- İnceden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu
- Vikaye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek, Korumak
- Öldürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katil
- Yarım Akıllı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal
- Hakan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kağan
- Fahişelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fuhuş
- İştahsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğazsız
- Kilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergi
- Paleografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiyazıbilim
- Teşkil Edilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşkilatlanmak
- Budala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal, Bön, Enayi, Avanak, Divane, Giç, Hıyar, Kaz, Sefih, Şaşkın
- Lobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalan, Hol
- Morg kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölühane
- Yemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aş, Yemek Yeme, Yiyecek, Taam, Ekmek, Batmak, Çizmek, Dalamak, Delmek, Harcamak, Isırmak, Kemirmek, Lokma, Mahvetmek, Oymak, Tüketmek, Aşındırmak, Bitirmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü