Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Necip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu, Doğuşlu, Temiz, Seçkin
- Sadedil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf
- Yakınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hususiyet
- Saklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teyakkuz
- Zulmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıymak, Eziyet Etmek, İşkence Etmek
- Hamur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Maya, Öz
- Cumhuriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Erki, Ulusal Egemenlik
- Özgürlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hürriyet, Erkinlik
- Diri Diri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taptaze
- Paslı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün
- Kavasya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıağaç
- Dalkavukluk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak
- Asalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parazit, Tufeyli, Abacı, Ekti, Otlakçı
- Zift kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katran, Karasakız
- Hasut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç
- Göç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşınma, Nakil, Muhaceret, Hicret
- Hazır Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişmek
- Teminat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvence, İnanca
- Cankurtaran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ambulans
- İfşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Yayma, Ortaya Dökme, Dile Verme
- Dâhil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmak
- Mihrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merkez, Odak
- Kısmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azaltmak, Büzmek, Ezmek
- Koordine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşgüdümsel, Eşgüdümlü
- Kirşan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pudra
- Duyarlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygunluk, Duyarlık, Hassaslık, Hassasiyet
- İtimatsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvensizlik
- Tasarruf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Tutmak
- Yavru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bala, Çocuk, Evlat, Döl, Küçük
- Petrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryağı, Gaz Yağı
- Ön Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe
- Bağım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
- Okur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kari
- Ürkmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Çekinmek, İrkilmek, Yılmak
- Usa Vurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme
- Materyalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdekçilik
- Gardiyanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolculuk
- İlgiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Candan
- Azil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atma, Çıkarma, Bırakma, Görevden Alma
- Ebleh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Alık, Akılsız
- Olanaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabil, Mümkün, Olabilen, Olabilir
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü