Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Peylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlamak, Sağlamak, Temin Etmek
- Öğretim Yardımcısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okutman
- Kinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kindar
- Ehlidil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rint, Kalender, Gönül Eri
- Büyük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aka, Geniş, Yetişkin, Önemli, Ülken, Makro, Çok, Koca, Kocaman, Kodaman, Muhteşem, Yüce
- İnceleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tetkik
- Kurulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
- Çaput kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bez, Cındır, Eski, Paçavra
- Harelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevişlenmek
- Göze Girme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş
- Maskelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
- İşkence Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulmetmek
- Teşbih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzetme
- Ortalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasat, Vasati, Yaklaşık
- Köklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayarlamak
- Demo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- İstifa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekilim, İşinden Çekilme
- Anlam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mana, Meal, Mazmun
- Vızıldanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak, Yakınmak
- Yonmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yontmak
- Turist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezgin, Seyyah
- Düzelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, Doğrulmak, Güzelleşmek, Uslanmak
- Üzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kederlenmek, Kahrolmak, Tasalanmak, Hayıflanmak, Kaygılanmak, Kıvranmak, Meraklanmak
- Mir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amir, Baş, Bey, Emir, Başkan
- Potansiyel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizil, Gizil Güç
- Doygunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstiğna, Tatmin
- Kontrolör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetimci, Denetçi, Kontrol
- Ağartmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyazlatmak
- Editörlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayımcılık
- Komutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumandan, Bey
- Fiyasko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarısızlık, İflas, Muvaffakiyetsizlik
- Demir Kapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıknatıs
- Bozukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Fesat, İllet, Sekte
- Dazlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daz, Kabak
- Melez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırma, Karma, Hibrit, Karışık, Katışık, Kırık, Alaşman,
- Adres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulunak, Unvan
- Gevşek Ağızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Zamkinos Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
- Gönderilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek
- Hassas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıngan, Duyarlı, Duygulu, Duygun, İçli
- Yel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüzgar; Romatizma; Bağırsak Gazı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü