Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
mine ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- İğrenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinmek, İstikrah Etmek
- Duyulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Çıkmak, Vurmak, Yansımak
- Ödenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aidat
- Paragraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölümce, Fıkra
- Dayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Dövme, Kötek, Mesnet, Rahle, Sopa, Sürgü, Vurma, Patak, Payanda
- Tamlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün
- Meşk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egzersiz
- Metropol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anakent
- Teşebbüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişme, Girişim, Deneme, El Atma
- Benzeşim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer
- Bark kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barınılan Yer, Mesken, Ev, Yapı, Otel, Park, Bahçe
- Altıpatlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplu Tabanca
- Gezmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezgin
- İhmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalma, Savsaklama, Dikkatsizlik, İtinasızlık, Lakayıtlık, Önem Vermeme
- Atılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişken, Korkusuz, Cüretkâr, Acar
- Naşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ötürü
- Cepçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
- Babalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- Cem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğul, Çokluk
- Küllenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Unutulmak, Yadırgamak
- Kur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzey
- Şar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Kent, Şehir
- Evsiz Barksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Başıboş
- Variyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlık
- Ejder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ejderha, Büyük Yılan
- Yollamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek, Atmak, Çekmek, Çıkarmak, Sunmak
- Musahabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konuşma, Mülakat, Söyleşi
- Çımkırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pislemek
- Deri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilt, Çadır, Dernek, Düğün, Gön, Ten, Toplantı
- Dökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıtmak, Açıklamak, Açığa Vurmak, Bırakmak, Boşaltmak, Düşürmek, Harcamak, İfşa Etmek, Kullanmak, Ödemek, Saçmak, Salmak, Sarf Etmek, Serpmek, Söylemek, Taşımak, Yakmak
- Cihan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Evren, Âlem, Acun
- Kuşatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abluka
- Yüzmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Soymak
- Darbımesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atalar Sözü, Atasözü
- Atlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Düşmek
- Elbisesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Tecrübî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneysel, Uygulamalı
- Bilinçlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesne
- Anten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyarga, Sırgavıl
- Şalvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuman, Pantolon
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü