Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Variyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlık
- Rutubetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nemli
- Deha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öke, Dahilik, Ökelik
- Atış Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balistik
- Nevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tür, Çeşit
- Denetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Murakıp, Kontrolör, Müfettiş
- Dedektif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafiye, Gizli Polis
- Tezahürat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alkış, Gösteri, Tantana
- Tecavüzkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan
- Siklamen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavşankulağı, Buhurumeryem
- Kumarhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dükkân
- Kinaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylama, Değinmece, İma, Kerçeme
- Fariza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev
- Varsaymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Saymak, Tutmak
- Yan Yana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Çıngıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakıl
- Endüstrileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanayileşmek
- Talipli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, Talip
- Ratıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nemli, Yaş
- Figan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnleme, İnilti, Çığlık
- Haşarat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böcekler
- Düzmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahte
- Örfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Törel
- Bilmeyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla
- Kınamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplamak, Takbih Etmek
- Verilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruz
- İdefiks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saplantı
- Üğrüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutasyon
- Revzen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pencere
- İnsiyaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçgüdüsel
- Şua kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işın
- Gidermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aradan Kaldırmak, Bastırmak, Çıkarmak, Kesmek, Yok Etmek
- Tevatür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylenti
- Astrolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldızbilimci
- Duyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı His, Hasse
- Köylü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Kentçi, Kentli
- Methetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övmek
- Yarlıgama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama
- Vecibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Boyun Borcu, Sorumluluk, Borç, Vazife
- Zecren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla, Zorlayarak
- İlaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare, Merhem, Em, Deva, Derman, Ot, Önlem
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü