Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Velvele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Bağrışma, Yaygara, Patırtı
- Peygamber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Nebi, Elçi
- Hezeyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Sayıklama, Sersemleme, Saçmalama
- İmkânsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olanaksız
- Nakısa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusur
- Fiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paha, Değer, Eder, Bedel, Maliyet, Masraf, Hediye, Yükselmek
- Kıskanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekememek, İmrenmek, Haset Etmek
- Tımarhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delihane
- Uyrukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
- Çingene Ahtapotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur
- Mahalli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöresel, Yerel, Lokal, Yerli
- Uzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Ustalık, Hazakat
- Ayırt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Tefrik Etmek, Temyiz Etmek, Karakterize Etmek, Tanımak
- İthal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alım
- Anarşizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşacılık
- Sistem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizge, Düzen, Ayar, Yöntem, Dizim, Cümle, Tertibat, Yol, Takım, Öğreti
- Evveller kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden
- Sıkılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Çekingen
- Yaralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Kırmak, Vurmak
- Alak Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çim
- Sütre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Perde
- Ergen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr
- Zülfüyâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zülüf
- Korsan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz Haydutu
- Rötar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gecikme
- Dermatolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri Hastalıkları Uzmanı, Cildiyeci
- Büküm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Kıvrım
- İğne Vurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne Yapmak
- Pusula kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt, Yön Belirteci, Tezkere
- Bedel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Karşılık, Fiyat, Kıymet, Denk, Eşit
- Çarpı İşareti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurma İşareti
- Bel Kemiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel
- Fırdolayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çepeçevre
- Sağalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, İyi Olmak
- Apaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avuç
- Plaket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onurluk
- Bronz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tunç
- Kara Yüzlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günahkâr, Suçlu
- Zenginlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kudret, Varlık
- Ağız Tadı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık, İyi Geçinme, Kemaliafiyet
- Kitabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıt
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü