Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mahalli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöresel, Yerel, Lokal, Yerli
- Hissiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygular
- Karnaval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şenlik
- Hemdert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dert Ortağı
- Avangart kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncü
- Aksiseda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankı
- Nazaran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göre
- Üşüntü Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek
- Ski kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayak
- Dalavereli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin
- Alık Salık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal
- Kümbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kubbe; Kabartı
- Kıya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinayet
- Âbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benefşevi, Gök, Mavi
- Mitoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylencebilim
- Manifesto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirge
- Tabakalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmanlaşmak
- Sokak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçe
- Bungunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Madik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Hile
- Dalgalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak, Kıpırdamak, Yüzmek
- Haberleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Muhabere
- Yalan Yanlış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık, Üstünkörü
- Ay Işığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mehtap
- Çakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlenmek, Bağlanmak
- Barış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulh, Hazar, Müsalaha, Barışmak
- Serencam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet
- Havlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silgi
- Oysa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halbuki, Meğer, Oysaki
- Direnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğüslemek, Karşı Durmak, Üstelemek, Ayak Diremek, İnat Etmek, Israr Etmek, Taannüt Etmek
- Semi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşitme
- Kanıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanaat
- Şahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanık
- Ortaokul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüştiye, Orta Mektep
- Sarkıntılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşma, Tecavüz
- Açık Saçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Müstehcen
- İş Bıraktırımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokavt
- Adilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılık
- İnsanüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevkalbeşer
- Uyarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Haberdarlık Etmek
- Oyalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak, Gözletmek, Kılıklamak, Uzatmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü