Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ufacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Minicik, Küçücük
- Minimini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük
- Zenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyahî, Kara Derili
- Değerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Kalburüstü, Kibar, Kıymetli, Muteber, Saygınlık
- Hâsılat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelir, Kazanç, Ürün, Örüt
- Abajurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpaklı, Siperli
- Çalıkavak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepetçi Kavağı
- Saygıdeğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayın, Muhterem
- Enez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hantal
- Tümen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığın
- Aktüel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güncel
- Gelişememiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri
- Bugün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaman
- Serbest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgür, Bağımsız, Pinek, Erkin, Hür, Muaf, Salman
- Kötek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baston, Dayak, Sopa
- Sayışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takas
- Şirniyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatlı
- Müşahhas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Somut
- Asimilasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzeşme, Özümleme, Eritme
- Feshetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtmak, Kapatmak, Kaldırmak, Bozmak, Lağvetmek
- Bileşim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terkip
- Asitane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstanbul
- Yaşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Duymak, Geçinmek, Geçmek, Görmek, Hissetmek, Kalmak, Oturmak, Hayatta Olmak, Sürdürmek, Eğleşmek, Keyif Sürmek, Ömür Sürmek
- Şok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırtıcı
- Yapın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mamulat, Masnuat
- Kolonizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürgecilik
- Hızar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıçkı, Biçki
- Kadit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskelet
- Sağıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savdırmak, Teşfiye Etmek
- Yeltenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demek, Kalkmak, Meyletmek, Özenmek
- Küçümencik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük, Küçük
- Cariye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halayık, Köle, Esir, Hizmetçi, Keniz
- Mücellit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ciltçi, Kapçı
- Vaktizamanında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vaktiyle
- Takdimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunucu, Tanıtıcı
- İçici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayyaş
- Sakatlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sökelmek
- Erken Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Odbaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Kodak
- Ekseri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğu, Genellikle
- Gezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyahat, Teferrüç, Piknik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü