Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kolonizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürgecilik
- Omurga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel, Amudu Kari
- Hulul Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girmek
- Sufi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutasavvıf
- Gözlemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşahit
- Elerki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demokrasi (doğrusu el erki)
- Tacilî Yardım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlk Yardım
- Canciğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Çok Yakın, Sıkı Fıkı, Pek İçten
- Vecize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlü Söz, Özdeyiş
- Can Kuşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruh
- Duyulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Çıkmak, Vurmak, Yansımak
- Mezhep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüş
- Nezir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adak
- Nişanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İşaret
- Tabansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkak, Ödlek, Yüreksiz
- Levye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanırtmaç
- Geçindirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak
- Alakalandırılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koordinasyon
- Glikoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeker
- İstismarcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürücülük
- Korkutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkulu
- Ergene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden Yeri
- Ekolojik Ortam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre
- Şahinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunkurcu
- Harici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dıştan, Yabancı, Dış
- Cefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Sıkıntı, Azap, Eza, Zulüm, Üzgü, Eza
- Fıslamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fısıldamak
- Öncü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Birinci, Kılavuz, Önder, Pişdar
- Amal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlemler
- Eksi Uç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Negatif Elektrot, Katot
- Punt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırsat
- Okusuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümmi
- İnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Düşmek, Kaymak, Konaklamak, Ulaşmak, Uzamak, Varmak, Vurmak, Yıkılmak
- Yoğaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek, İstihlak Etmek
- Havale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlama, Devretme, Yüzetme, Göçürme
- Cıdak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızrak
- Hilkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıtrat, Yaradılış
- İnsiyaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçgüdüsel
- Üleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
- Kozmonot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzay Adamı, Astronot
- Başmakale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başyazı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü