Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sınalga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamera
- Nazariyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramlar
- Mütercim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmen
- Amiyane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Değersiz, Bayağı, Sıradan
- Emretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak
- Afişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri
- Cümle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümce, Dizge, Sistem, Bütün, Hep, Herkes, Cemi, Sözcük Dizisi
- Üzere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gibi, Neredeyse
- Halas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtarmak
- Malihülya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Sevda, Kuruntu
- Şenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Festival, Bayram, Cümbüş, Neşe, Sevinç, Şölen, Şetaret, Donanma, Nüfus
- Hayli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birçok, Çok, Epey, Oldukça Çok
- İmtiyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalık, Muafiyet, Bırakı, Gedik
- İğ İplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ
- Vahdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlik, Teklik
- Boyalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyanmış, Süslü
- Hain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zararlı, Alçak, Hıyanet Eden, Kötücü
- Temaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Seyir, Temsil, Piyes, Bakma, İzleme, Seyretme
- Telesimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak
- Cana Yakın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli
- Bir Defa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hele
- Kuvvetsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük
- Hal Hareket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş
- Tarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yandaş
- Peş Peşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardarda
- Ön Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe
- Mismar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çivi, Mıh
- Çaylak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toy
- Niteleyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye
- Sulp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Katı, Nesil, Omurga, Bel, Zürriyet
- Eşdeğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muadil
- Şam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mum
- Veledizina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Piç
- Rakik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Narin
- Oyken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akciğer
- Puan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayı, Benek, Hal, Nokta, Ölçü, Birim
- Deryadil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönlü Geniş, Her Şeyi Hoş Gören
- Ortak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hissedar, Kuma, Müşterek, İştirakçi, Şerik
- Husumet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasımlık, Adavet, Düşmanlık
- Sahra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Çöl, Ova
- Aydınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuzuh, Sarahat, Işık, Aydın, Berrak, Fer, Nur, Saf, Temiz, Vazıh, Ziya, Ziyalı, Gündüz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü