Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sulp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Katı, Nesil, Omurga, Bel, Zürriyet
- Terbiyeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimli, Görgülü, Edepli
- Sulu Zırtlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Limon
- Ağtabaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Retina
Doğrusu Ağ Tabaka Şeklinde Yazılır.
- Orijin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Kaynak, Köken
- Bambaşka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apayrı, Değişik, Büsbütün Başka, Farklı
- Müruruzaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki Mühlet, Zaman Aşımı
- Şımarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erköyünleşmek
- Muhtarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöre Başkanlığı
- Aşağılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakaret Etmek, Tenezzül Etmek, Tezellül Etmek, Boyamak
- Sızmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Sıvışmak, Yayılmak
- Yansıtaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reflektör
- Kuvve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Niyet
- Örnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Misal, Numune, Biçim, Şekil, Model, Tıpkısı, Misil
- Ay Tutulması kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Husuf
- Libas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Elbise
- Nezle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İngin, Tumağı, Dumağı, Çaputlama, Anjin, Duma
- Tutulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Kesilmek, Olmak, Sevmek
- Adsorpsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüze Soğurma
- Besteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bestekâr, Kompozitör
- Nazar Boncuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Boncuğu, Tek
- Kalın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Dolgun, Kesif, Yoğun
- Vasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruman, Kayyum, Emanetçi
- İstimzaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoklama
- Referandum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk Oylaması, Halk Oyu, Kamu oylaması
- Nosyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavram
- Süspansiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıltı
- Rastlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmek, Karşılaşmak, Rast Gelmek
- Steril kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arınık, Kısır
- Düzenleniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertibat, Tertip
- Kalkınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerlemek, İnkişaf Etmek
- Görünüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüş, Manzara, Zevahir
- Brulör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakaç
- Çerenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farfara
- Hürriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgürlük, Azatlık, Erkinlik
- Litografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşbaskı
- Erinçli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
- Hamasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahramanlık
- Kellesinden Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Konakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konak, Mihmanhane, Otel
- Giyim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çul, Elbise, Giyecek, Giysi, Kıyafet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü