Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hayli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birçok, Çok, Epey, Oldukça Çok
- Yatkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatık, Çürük, Yetenekli, Becerikli, Benimsemiş, Alışmış, Eğilimli
- Yas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matem
- Göçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Oturmak, Ölmek, Taşınmak, Yıkılmak
- Nümayiş Ettirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergilemek
- Şeref kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onur, Ün
- Zaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esasen, Doğrusu, Aslında
- İtibar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haysiyet, Kadir, Kredi, Onur, Ölçü, Rağbet, Saygınlık, Prestij
- Hâsılat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelir, Kazanç, Ürün, Örüt
- Hınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Gazap, Hırs, Kin, Öfke, Gayz
- Kapatılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Böyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şöylece, Gibi, Şekilde, Bunun Gibi, Bu Biçimde, Bu Yolda, Bu Çeşit
- Resi Bey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkan
- Teokratik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinerksel
- Lanse Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur Etmek, Tariflemek
- Eklenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksesuar
- İnanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümin
- Hekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doktor, Tabip, Sagan, Atasagun, Otacı, Sağbilge
- Gussalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
- Transandantal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyüstü
- Atlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süvari
- Varlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet, Zenginlik, Servet, Hayat, Mal, Mülk, Ömür, Para, Sermaye, Üzeri, Vücut, Varsıllık, Variyet, Önemli, Yararlı, Değerli, Popülasyon
- Diri Diri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taptaze
- Yengeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harçenk
- Protesto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kınama, İhtarname, Reddetme, Gıcırtı, Kabul Etmeme
- Küfürbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sövgücü, Sövüşçül
- Teist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrıcı
- Yubatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak
- Göğüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Döş, Meme, Sadır, Sine
- Vicahen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzüne Karşı, Yüzlemece
- Kıyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaddar, Mükemmel, Zalim
- Havale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlama, Devretme, Yüzetme, Göçürme
- Alım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekicilik, Cazibe, Çalım, Gurur, Hava, Kurum
- Jeoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yer Bilimi
- Bölme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırma, Taksim
- Döndürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Bükmek, Vermek, Yönetmek
- Madrabaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı
- İcabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyma, Kabul Etme, Razılık, Varma, Razı Olma
- Yakışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yaraşıklı
- Müşekkel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, İri
- Karnabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karnabahar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü