Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Salvermek ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Tefriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşeme, Döşenme
- Misak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma, Bağlaşma, Sözleşme
- Görmeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıyaben
- Mamacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebe
- Kabile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boy, Uyruk, Oymak
- Nektar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bal Özü
- Filinta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Yakışıklı
- Güvenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güven, İtimat, Kıvanç
- İnzimam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılma
- Ortam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Ara, Dünya, Hava, Kucak, Muhit, Vasat, Zemin
- Kazıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürtaj
- Tutkal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan
- Restorasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarım, Yenileme
- Domur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarcık, Tomurcuk
- Haramzade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Piç
- Viyadük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşıt, Kuru Köprü
- Batın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karın, Göbek, Kuşak, Üren, Döl, Nesil, Gömlek
- Haz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Lezzet, Zevk, Hoşlanma
- Tekrarlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükerrer
- Doru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keher
- Konu Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Spekülatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurgucu, Vurguncu
- İletken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beletçi
- Bağıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akit, Sözleşme
- Yan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraf, Cephe, Cihet, Huzur, Kanat, Kat, Kenar, Semt, Taç, Tali, Üst, Yer, Yön, Yüz
- Sislenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulanmak
- Esmer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buğday, Yağız, Konur, Kara, Karaca
- Alımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahsildar
- Kösemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek; Gıpta Etmek
- Lüle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım, Namlu
- Sefer Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezmek
- Lobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalan, Hol
- Kumarbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üçkâğıtçı
- Siftinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Bayağı, Berbat
- Anneanne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nine, Büyükanne
- Biriktirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Tutmak, Yığmak
- Andetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahdetmek
- Usavurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme Etmek
- Tembellik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pineklemek, Üşenmek, Yüksünmek
- Tutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü