Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kabile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boy, Uyruk, Oymak
- Mayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvı
- Herze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Anlamsız, Saçma, Saçma Söz, Zevzeklik
- Nebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Peygamber, Savacı
- Vurgulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazara Çattırmak, Belirlemek, Damgasını Vurmak
- Elhasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözün Kısası, Kısacası; İşin Sonu
- Uskur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervane
- Rütbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Mertebe, Mevki, Paye, Sıra
- Rahatsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zor
- Moruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, Baba, İhtiyar, Koca
- İkiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşa
- Teşkilatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütsüz
- Takdimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunucu, Tanıtıcı
- Meridyen Düzlemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğlen
- Murakıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi
- Hareket Tarzı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutum
- Yıkıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahripkar
- Hile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Al, Dek, Dolap, Dolma, Dümen, Düzen, Entrika, Fesat, Fırıldak, Foya, Kapan, Külah, Mekir, Nakış, Olta, Oyun, Şaibe, Tertip, Desise, Aldaç
- Dâhil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri, İçinde
- Özgürlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hürriyet, Erkinlik
- Buluşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mülakat
- Danışkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan
- Belirlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saptamak, Tayin Etmek, Tanımlamak, Sınırlamak, Daraltmak, Muayyen Etmek, Tespit Etmek, Yakalamak
- Stok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığım, Yığılım, Yığımlık, İstif Edilmiş
- Kod kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizim, Harf
- Alışılan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutat
- Vandöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satıcı
- Taşımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Dökmek, Duymak, Giymek, Hissetmek, Kaldırmak, Katlanmak, Üstlenmek, Nakletmek
- Kıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana Kara, Dörtlük, Parça, Tane
- Sağlamlaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takviye, Tekit
- Sıralı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizili, Düzenlenmiş, Sıralanmış
- Sahipli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyeli
- Çürütmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reddetmek
- Alık Salık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal
- Metafor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecaz, Uçlam, Eğretileme
- Haylaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayta, Afacan, Çapkın, Hınzır, Nadinç, Yaramaz
- Pırpırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hovarda, Uçarı
- Felsefe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce Bilim, Hikmet
- Panzehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıkıran, Antidot, Tiryak
- Telaşsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğukkanlı
- Ucuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehven, Adi, Bozuk, Erzan, Hesaplı, Makul, Düşük Ederli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü