Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mütareke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateşkes, Bırakışma
- Rahşan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
- Nükleer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdeksel
- Farenjit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yutak Yangısı
- Derun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül, İç, İçeri, Öz, Ruh, Yürek
- Zıngırağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıngırak
- Ofans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atak
- İstimzaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoklama
- Bisturi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşter
- Tasarruf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biriktirim, Tutum, Kullanma Yetkisi, Para Biriktirme, Artırım
- Üleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
- Yeraltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı
- Refah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Gönenç, Genlik, Geçim Genişliği
- Ustalıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu
- Sarf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harcama, Dilbilgisi, Gramer
- Asi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Kaldıran, İsyancı, Azıyan, Dik Başlı, İsyankar, Hayırsız
- İçtenlikle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Candan, Halisane, Yürekten
- Deli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Divane, Kaçık, Kuluduk, Mecnun, Düşkün, Coşkun, Azgın
- Senet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgit, Belge, Evrak, Vesika
- Haberci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Muhbir, Müzevir
- Tütsülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulanık, Karışık
- Olgunlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kızarmak, Olmak, Yetmek
- Akmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek, Karışmak, Katılmak, Süzülmek
- Çentmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kertmek
- Sönümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtfa Etmek
- Öğrenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talebe, Okuvcu, Şakirt, Öğrenici
- Saygınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Haysiyet, İtibar, Kredi
- Alçakboylu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodur
- Kırat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Düzey, Nitelik, Seviye
- Kaşımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
- Klâs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınıf; Üstün Nitelikli, Üstün Yetenekli
- Kolluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manşet; Polis Veya Jandarma, Zabıta
- Müselsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardışık
- Barikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel
- Boğanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağanak
- İkiyüzlülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Riya
- Mukannen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli
- İtimat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek
- Şifre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizim, Kod, İşaret
- Alplık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahramanlık
- Pinek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tünek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü