Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mezbaha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesimevi, Kesimhane, Sallakhane, Kanara
- Koloniyalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürgecilik
- Çit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeper
- Yetiştirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstahsil, Üretici
- Sözleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukavele Akdetmek
- Mesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atasözü
- Ziyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Kayıp, Hasar, Hüsran, Zayiat
- Selbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapmak
- İstenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrade
- Aptal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Bön, Ahmak, Akılsız, Zekâ Yoksunu, Alık, Alık Salık, Avare, Derbeder, Dingil, Geri, Salak, Serseri, Şapşal
- Münfail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın
- Özenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstek
- Vesile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Fırsat, Tav, Anahtar, Bahane, Münasebet, Sebep
- Sehpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darağacı
- Gıpta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmrenme
- Edilgen Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edilgen
- Kutsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdis Etmek
- Arızi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelip Geçici, Eğreti, Dıştan Gelen, Sonradan Olan
- Saksı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Kafa
- İzolasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtım, Tecrit
- Kazıbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkeoloji
- Müteessir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkilenmiş, Üzülmüş, Üzüntülü, Etkilenen, Yerinmiş, Acımış
- Nim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarı
- Anında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Tutulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Haklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Yerinde, Uygun, Ülevli
- İstirham Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek, Yalvarmak
- Lağa Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Ağız Kavafı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Sevgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşk, Sevda, Bağlılık, Hatır, Kalp, Muhabbet
- Sıska kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Çelimsiz, Kuru, Zayıf, Kaknem
- Yarıçap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nısıf Kutur
- Yüzük Kaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çepçevre, Çepeçevre
- Meditasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünüm
- Tazmin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek
- Korsan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz Haydutu
- İşkillenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, Pirelenmek, Şüphelenmek
- Geçici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Eğreti, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Sari, Yaya, Yolcu
- Köydeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
- Dağınık Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışmak
- Vuruşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsademe, Dövüş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü