Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Maldar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celep
- İlkgüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylül
- Marj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pay
- Necdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik
- Kânunuevvel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık
- İbiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal, Palyaço
- Papatya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çobanyastığı
- Dayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hop
- Hevessiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteksiz
- Totemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onguncu
- Sağlık Bilgisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıfzı Sıhha, Hijyen
- Geçerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtibarlı, Makbul, Muteber
- Orun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mesnet, Mevki, Mansıp
- Sulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Vıcık Vıcık
- Laçkalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Bollaşmak, Bozulmak
- Eş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Aile, Arkadaş, Avrat, Bayan, Benzer, Bey, Bir, Ehil, Emsal, Er Avrat, Familya, Hanım, Harem, Hatun, Karı, Kişi, Koca, Koşa, Kuma, Ortak, Tay, Yoldaş, Benzeri, Hayat Arkadaşı, Refik, Refika, Etene
- Salpak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, Derbeder
- Zamkinos Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
- Şiar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgi, Düstur, Slogan, Ülkü, Duyuş
- Baz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Esas
- Playoff kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstküme
- Tehevvür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpürmek, Öfkelenmek
- Lalettayin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Rastgele, Sıradan
- Tekzip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalanlama, Düzeltme
- Kumsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Plaj, Sahil, Kumluk
- Ümmî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumaz, Sevatsız
- Koçak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Yürekli, Dayanıklı, Yiğit, Kabadayı, Eli Açık
- Hallolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuçlanmak
- Menşur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nişancı
- Tutaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutacak
- Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin
- Kıyamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afet
- Yan Yana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Elde Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Çıkarmak, Sağlamak, Temin Etmek, Ulaşmak, Uydurmak
- Kakırdık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıkırdak
- Şevksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteksiz
- Mevlut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevlit
- Arz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Sunum, Bilgi Verme, Yeryüzü, Yerküre, Yer Yuvarlağı, Dünya, En, Maruzat, Yer
- Şekerrenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğuk
- Vuku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olma, Oluş
- Sanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü